Son olaylar nedeniyle küresel denizcilik şirketleri Kızıldeniz seferlerini askıya almak ve yeni rotalar belirlemek zorunda kaldı. Ticari gemiler Kızıldeniz’e girmek yerine Ümit Burnu’ndan geçmeyi tercih ediyor.
Dünyanın en büyük konteyner taşıyıcılarından İtalyan-İsviçreli Mediterranean Shipping Company (MSC), Danimarkalı Maersk , Alman Hapag-Lloyd ve Fransız CMA CGM, güvenlik koşullarındaki aksaklıklar nedeniyle Süveyş’teki seferlerini askıya alan şirketler arasında yer alıyor. İngiliz enerji devi BP yaptığı açıklamada Kızıldeniz üzerinden geçen tüm tanker trafiğinin geçici olarak durdurulduğunu duyurdu; “güzergâhtaki güvenlik endişeleri nedeniyle BP, Kızıldeniz üzerinden tüm tanker geçişlerini geçici olarak durdurma kararı almıştır.”
Süveyş Kanalı’nın Küresel Ticaretteki Yeri
Tüm dünya ticaretinin yaklaşık %10’u, Akdeniz’i Akdeniz-Kızıldeniz su yolu üzerinden Kızıldeniz’e bağlayan ve Avrupa ile Asya’ya en kısa yolu sağlayan Süveyş Kanalı üzerinden gerçekleştirilmektedir. Her gün 50’den fazla gemi geçmekte ve Kuzey Avrupa, Akdeniz bölgeleri ve Kuzey Amerika’nın doğu kıyılarına dağıtılmak üzere milyarlarca dolar değerinde mal taşımaktadır.
Kızıldeniz’e yapılan saldırıların etkileri nelerdir?
Tahmin edildiği üzere, konteyner gemilerinin Kızıldeniz saldırılarından başka rotalara yönelmesi transit sürelerini, gecikmeleri ve maliyetleri arttıracaktı; arttırdı da. Ayrıca, İngiliz enerji şirketi BP, mal taşımacılığını etkileyen sorunun enerji sevkiyatlarına da yayılabileceği endişesini dile getirdi; bunun sonucunda rafine edilmemiş petrol fiyatları yüzde 2’den fazla yükseldi.
Saldırıların genellikle geniş kapsamlı ekonomik sonuçları olur. Rusya-Ukrayna savaşının da etkisiyle enerji ithalatı için Kızıldeniz geçişleri giderek artmıştır.
Ancak, enerji sevkiyatları için rotaların Afrika’nın güneyindeki Ümit Burnu ‘na çevrilmesi durumunda gemilerin artık 4.000 deniz mili daha yol kat etmesi gerekiyor; bu da navlun maliyetlerini artırıyor ve teslimat sürelerini geciktiriyor.
Uzmanlar Ümit Burnu‘na rota çizmenin konteyner gemileri için teslimat sürelerini yaklaşık iki hafta, tankerler için ise bir hafta artırdığını tahmin ediyor. Ayrıca şirketleri daha yüksek navlun fiyatlarına hazırlıklı olmaları konusunda uyarıyorlar; ithalat standart konteyner (1 TEU) başına fazladan 80 dolara mal olabilir. İhracat ise uzun mesafeli rotalarda mevcut ortalama piyasa fiyatı olan 1030 $’dan (1 TEU) 90 Euro daha pahalıya mal olacaktır. Ayrıca şirketler, kızıldeniz saldırıları ve devamındaki sürecin bir sonucu olarak artan sigorta primleriyle de karşı karşıya.
Rota değişikliği gemi başına 1 milyon dolara mal olacaktır.
Yük piyasası analiz firması Xeneta’nın Baş Analisti Peter Sand, kızıldeniz saldırıları ve süregelebilecek olayların konteyner taşımacılığı ağlarında önemli aksamalara neden olduğunu ve küresel tedarik zincirlerinin önemli bir geçişini yarıda kestiğini belirtti. Birçok nakliye şirketi transit geçişleri askıya alırken, bazı hizmet sağlayıcıları da rotalarını Ümit Burnu‘na çevirdi; her bir değişiklik Kızıldeniz/Süveyş Kanalı rotasını kullanmayan gemi başına 1 milyon dolarlık ek yakıt maliyetine yol açtı.
Bu durumun FEU (Forty-foot Equivalent Unit) fiyatlarının konteyner başına 14,000 $’a ulaştığı “Covid-19 dönemi” gibi yıkıcı olup olmayacağı sorusuna Sand olumsuz yanıt verdi. Tarife artışlarından etkilenen ticaret rotalarında fiyatlar iki katına çıksa da, bu FEU başına sadece yaklaşık 4.000$’a çıkacaktır.